TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi toplantısında konuşan Özilhan, “Yeni ekonomi yönetimiyle birlikte, piyasaların ekonomi politikalarına güveninin yükseldiği bir döneme girdik. Ekonomi politikalarında son 10 yılda öngörülebilirliğin azaldığı ve oynaklığın yüksek olduğu bir dönemin ardından mayıs ayından bu yana geleneksel politikalara dönüldü. Teoride ve uygulamada performansını iyi değerlendirebildiğimiz bu politikalar yatırımcılar için yatırım ufkunun uzamasını sağlıyor. Seçimlerin öncesinde 900 baz puana dayanmış olan ülke risk priminin 350 baz puana kadar gerilemesi uzun vadeli yatırımların finansman imkanlarını genişletiyor” dedi. Ekonomide temel önceliğin, ‘ne pahasına olursa olsun yüksek büyüme’ olmaması gerektiğini belirten Özilhan, “Hedefimiz insanlarımızın mutluluğu, özgürlüğü, refah içinde yaşaması olmalı” dedi. Özilhan, ortalama ücret ile asgari ücret ve üniversite ile lise mezunu arasındaki ücret makasının giderek kapandığına da değinerek, “Bir tarafta gençlerimizin emeği var, diğer tarafta yasadışı yollara sapanların gözler önüne gelen yaşamları” ifadesini kullandı.
‘Diyalog kapılarını açalım’
TÜSİAD Başkanı Orhan Turan da iktidar ve muhalefete çağrıda bulunarak, “Gelin, ikinci yüzyılımızda ihtiyaç duyduğumuz sıçrama için, demokratik tartışma ve toplumsal diyalog kapılarını açalım” dedi. “Büyümenin nimetleri bütün topluma yayılmadığı sürece, salt yüksek büyüme hızları bizi hayalimizdeki Türkiye’ye taşımayacak” ifadelerini kullanan Turan, “Biz biliyoruz ki, sorunları çözmek için ihtiyaç duyduğumuz akla, bilgiye ve tecrübeye sahibiz. Coğrafyamız bir ateş çemberine dönmüşken, bir yüz yıl önce yazmıştık, yine destan yazabiliriz” dedi.
